Türkiye’nin ilk arabuluculuk merkezi olan Arabuluculuk Merkezimizde hizmetlerimiz, kuruluş tarihimiz olan 15 Kasım 2013 tarihinde başlamış ve uyuşmazlıkların etkin ve kaliteli çözümü prensibi ışığında kuruluş tarihinden itibaren kesintisiz devam etmektedir.
Merkezimiz, arabuluculuk normlarına ve tarafların arabuluculuk müzakerelerine uygun fiziki ve idari koşullara sahiptir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yoluna başvuran ilgililerin iradeleri doğrultusunda, gizlilik prensibine tam bağlı şekilde, tarafsız, bağımsız ve eşit mesafede, ilgililerin çözüme ve sürece etkin katılımını öncüleyen, çözüm esnekliği sağlamak konusunda tarafları desteklemekte kararlı adımlar atmaktadır. Çözüm alternatifleri dahilinde, en kısa sürede, yasal yollara başvuru nedeniyle karşılaşabilecekleri maliyetten çok daha az maliyetle, kendi belirledikleri ve kendileri için menfaatlerine olduğuna inandıkları çözümleri elde ederek tarafların uyuşmazlıkları anlaşmayla sonuçlandırması doğrultusunda hizmet vermektedir.
Arabulucu ve tarafların ihtiyaçlarına göre tasarlanan ofisimizde güvenlik, kayıt, sekretarya, ofis ve bilgi teknolojileri hizmetleri, karşılama, ikram, posta adresi, kurye/posta teslimi ve ulaştırılması, otopark, seminer, konferans gibi hizmetler de sunulmaktadır. Arabulucularımıza ve taraflara konforlu, ekonomik ve güvenli görüşme odaları ile ofisler sunduğumuz gibi aynı zamanda değerleme, tahkim, tapu, eğitim, araştırma, müzayede gibi destek hizmetleri de verilmekteyiz.
Biz, arabulucuların oluşturduğu bir merkeziz; hem arabuluculuk yapıyoruz, hem de arabulucu havuzumuz dışındaki diğer arabuluculara arabuluculuk faaliyetlerini yürütebilecekleri ortam sağlıyoruz. Yeni nesil ofis ortamında arabulucularla tarafları buluşturan Arabuluculuk Merkezimizde; ofis, sanal ofis ve toplantı salonu kiralama hizmetleriyle eğitim ve seminerler de verilmektedir.
Arabuluculuk hizmeti sunduğumuz uyuşmazlık kategorilerinden bazıları;
Ticari Uyuşmazlıklarda İhtiyari Arabuluculuk
Türk hukuk sisteminde ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk kural olarak ihtiyari (isteğe bağlı) olarak başvurulabilen bir yöntem olarak öngörülmüştür. Kanun koyucu, arabuluculuğa elverişli konuları; tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıkları olmak üzere çok geniş kapsamlı düzenlemiştir. Örnek vermek gerekirse, bütün ticari işletmeler ve şirketlerden, çek, bono gibi kıymetli evraktan, taşıma işlerinden, gemi ticaretinden, sigortacılıktan, bankacılıktan, ödünç işlerinden, rekabetten, fikri mülkiyetten kaynaklanan uyuşmazlıklar ihtiyari arabuluculuk kapsamındadır.
Bu düzenleme, taraflara, kanuni haklarından ziyade, ticaret veya iş zihniyetini esas alarak, kendi aralarındaki uyuşmazlığı çözme imkanlarını araştırma fırsatı sunmaktadır. Bu türden arabuluculuk; uyuşmazlık olmasaydı, hatta uyuşmazlığa rağmen, uyuşmazlık tarafları arasında süregiden bir ilişkinin olduğu durumlarda özellikle büyük değer taşır. Dava veya tahkim, taraflar arasındaki ilişkiyi tamamen koparabilir; zaten taraflardan birinin kazanan ve diğerinin de kaybeden taraf olarak ilan edildiği bir sistemde böyle bir durum olabileceği apaçık ortadadır.
Öte yandan, arabuluculuk tarafların meseleyi, karara bağlanacak bir dava değil de, çözülecek bir sorun olarak ele almalarını sağlar. Süreç ayrıca ileriye dönüktür; arabulucu, tarafların gelecekte nasıl birlikte çalışacağını da inceler. Yargıda ise hakim, bunun tam aksine, genellikle geçmişte neler olduğunu ortaya çıkarmakla ilgilenir ve kararını bu bulgulara göre belirler. Arabuluculuk bu nedenle, tarafların kendilerinin daha geniş çerçevedeki menfaatlerini kavramalarını sağlamak, geçmişte yaşananlara bir çizgi çekmek ve tarafların geleceğe yürümelerine izin vermek suretiyle, ilişkileri muhafaza etmek ve iyileştirmek için daha elverişli bir yöntemdir.
İhtiyari arabuluculuk aynı zamanda, hukuki giderlerden tasarruf, yönetim zamanı ve fırsat maliyetinden tasarruf, tarafların mahkemede birbirleri hakkında söyleyecekleri bakımından tarafların itibarlarını koruma, ve aleni yargılamada çekişmenin yerel, ulusal veya ticari basında açığa vurulması riskinden kaçınarak, bütün meselenin gizlilik esasıyla ele alınması gibi yan faydalar da sağlar. İlişkinin muhafazası, yalnız iş ile sınırlı değildir. İlişki, sosyal veya sportif olabilir; örneğin kulüp üyeleri, dernekler, cemaat (aynı ibadethanenin müdavimleri) veya topluluklar arasında; veya aile üyeleri, evsahibi ile kiracı, veya komşular arasında, veya iş arkadaşları arasında, veya aynı okuldaki çocukların ana-babaları arasında olabilir. Ticari uyuşmazlıkların arabuluculuk yolu ile çözümlenmesi sonucunda, taraflar ilişkileri zedelenmeden işlerini devam ettirebilme seçeneğine sahip olacaktır. Sunduğumuz hizmetler arasında; ticari uyuşmazlıklarda ihtiyari arabuluculuk hizmetleri de bulunmaktadır.
Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk
01.01.2019 tarihi itibariyle ticari uyuşmazlıklar bakımından da; dava şartı olarak arabuluculuk getirilmiştir. Yani ticari uyuşmazlığın tarafları mahkemeye değil de, önce arabulucuya başvurmak zorundadır. Anlaşmazlık Arabuluculuk yoluyla çözülemezse ticari uyuşmazlık tarafları mahkemeye gidebilir. Örnek vermek gerekirse, bütün ticari işletmeler ve şirketlerden, çek, bono gibi kıymetli evraktan, taşıma işlerinden, gemi ticaretinden, sigortacılıktan, bankacılıktan, ödünç işlerinden, rekabetten, fikri mülkiyetten kaynaklanan uyuşmazlıklar zorunluluk kapsamındadır.
Ticari hayatta süreklilik önem arz ettiği için hızlı sonuçlar alınması gereklidir. Arabuluculuk daha hızlı sonuçlar alınabilen bir yol olduğu için daha kısa sürede taraflar kârlı sonuçlara ulaşacaktır ve bu durum tacirlerin hayatlarını kolaylaştıracaktır. Ayrıca, arabuluculuk dava yoluna kıyasla barışçıl bir çözüm yoludur. Ticari uyuşmazlıkların arabuluculuk yolu ile çözümlenmesi sonucunda, taraflar ilişkileri zedelenmeden işlerini devam ettirebilme seçeneğine sahip olacaktır. Sunduğumuz hizmetler arasında; ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk hizmetleri de bulunmaktadır.
İş (işci – İşveren) Uyuşmazlıklarında İhtiyari Arabuluculuk
İşçi ve işveren alacakları, işe iade talepleri de dahil olmak üzere iş hayatındaki tüm anlaşmazlıklar ihtiyari arabuluculuk kapsamındadır. Yani taraflar belirledikleri arabulucuya başvurarak kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin, bayram tatili ücreti, mobing, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, işe iade davaları gibi tüm anlaşmazlıklarda ihtiyari arabuluculuk yoluna gidebilirler. Sunduğumuz hizmetler arasında; iş (işci – işveren) uyuşmazlıklarında ihtiyari arabuluculuk hizmetleri de bulunmaktadır.
İş (işci – İşveren) Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk
İşçi ve işveren alacakları, işe iade talepleri de dahil olmak üzere iş hayatındaki tüm anlaşmazlıklar dava şartı, arabuluculuk kapsamına alındı. Yani taraflar mahkemeye değil de, önce arabulucuya başvurmak zorunda. Anlaşmazlık Arabuluculukta çözülemezse taraflar mahkemeye gidebilir. Kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin, bayram tatili ücreti, mobing, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, işe iade davaları gibi tüm anlaşmazlıklarda artık arabuluculuğa başvurulmadan dava yoluna gidilemeyecek. Sunduğumuz hizmetler arasında; iş (işci – işveren) uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk hizmetleri de bulunmaktadır.